Federal Havacılık Kurulu (Federal Aviation Administration) tüm uçakların 90 saniye veya daha az sürede tamamen “tahliye edilebilir” olmasını istiyor. Yani acil durumlarda kabin ekibinin yolcuları güvenli bir şekilde, acil durum kapılarına yönlendirerek uçaktan çıkarması için en fazla 90 saniyesi var.
Öyle ki uçuşlarda en tehlikeli anların kalkışlar ve inişler olduğu da özellikle vurgulanıyor.Bunlar kalkarken geçirilen 3 dakika ve inişe yakın 8 dakika. Bu anlarda potansiyel bir tahliye durumu için uçuş ekibinin dışarıyı net bir şekilde görebilmesi gerekiyor. Uçuş güvenliği kabin ekibinin öncelikli olarak sağlaması gereken bir görev olduğu için, yolcular alçalma öncesinde kabin kontrolünde tek tek uyarılır.
Acil durumlarda uçağın tahliye anının her saniyesi ayrı bir önem taşıyor. Bu yüzden kabin ekibinin herhangi bir engele takılmadan yolcuları acil durum kapılarına yönlendirmeleri gerekiyor. Her ne kadar o an güneş direkt olarak yüzünüze vuruyor olsa da kalkış ve iniş anlarında pencerenizin açık olması olası bir sorunda pek çok insan için hayati bir önem taşıyor aslında…
Bu sebeple her kalkış ve iniş öncesi kabin ekibi acil durum sırasında tekrar uğraşmamak adına pencereleri kontrol ediyor ve gerekirse yolcuları uyarıyor. Sebebini öğrendiğimize göre her uçağa bindiğimizde buna dikkat edebilir ve pencere kabin perdemizin açık kalmasına özen gösterebiliriz.